“Biz Türkler, kafayı siyasetle bozduk, her sohbetin sonunu illa memleket işlerine bağlıyoruz” diye söylenirken meğer ne kadar da yanlış düşünüyormuşum. Bu akşam, dünyanın çeşitli ülkelerinden insanlarla sohbete koyuluyoruz ve o an anlıyorum ki, bu sadece Türklere özgü bir durum değilmiş. İspanyol Michel ve Ukranya’lı güzel eşi Gala, Bağdat’lı Sadi Ali, Morocco’lu (Fas) Celal ve Esma ile dünyanın mecburi ortak dili İngilizce’nin kafasını gözünü yara yara bütün bir akşam sohbet etmek için savaş veriyoruz. Böyle ortamlarda benim için en güzel şey, bir ülkeyi o ülkenin insanından dinlemek… Doğru veya yanlış… Onların… Devamı için…