Date Archives February 2018

Vakit Geçiriyoruz diye diye…

“Fırsatların sayısı onları görecek insan sayısından çok daha fazladır.”                                                                                                                T. Edison Dünyada minicik bir yer kaplıyor olsakta, ucundan kıyısından hayata özenli bir şekilde dahil olabilmek, biraz itina istiyor. Yaşam kalitemizi belirler ve uygulamaya koyarken, aile… Devamı için…

Bir Seni Sevemedim

12 ay içinde bitmek bilmeyen, çilekeş ay hangisi diye sorsalar hiç düşünmeden ‘şubat’ derim. Günlerin bu kadar çabuk geçtiği bir zamanda, aklım bir şubat ayına ermiyor. Ya bir de uzun olsa…! Hiç üşenmeden saydım, bu şubat ayında haftanın bütün günlerinden 4 tane var. Kasım ve aralık ayında, yılbaşı geliyor diye kendini biraz avutan insanlar, bu yalan dolandan çıkıp tam şubat ayında dibe vuracakken imdadına 14 şubat sevgililer günü yetişiyor asıl hikaye de zaten o tarihten sonra başlıyor. Sohbet esnasında öğreniyorsun ki herkesin bu kasvetli günlerle baş edebilmek için değişik yöntemleri… Devamı için…

Belki Biz de Kandırıldık

Madem 14 Şubatta illaki birşeyler kutlayacağız, ben “Kütüphane severler gününü” seçip çekiliyorum konudan. Nedense kitapları sevme fikri “sevgililer gününü” sevme ve kutlama mecburiyetinden daha çok ilgimi çekiyor. En sevdiğim 10 kitabı, minyatür kütüphanemden indirip tam karşılarına geçip oturmayı planlıyorum. Belki de göz göze gelince heyecanlanır, kurşun kalemle altını çizdiğim bölümleri yeniden okurum. Hangi yıllarda satın aldığımı, okurken neler hissettiğimi ve her şeyden önemlisi bana neler öğrettiklerini düşünürüm. Bence bizler kandırıldık… Hem de geçen hafta falan değil resmen doğduğumuz günden itibaren… Bütün hazırlıklar bu mecburi dayatmalar için yapıldı. Kalabalık ne yapıyorsa,… Devamı için…

Balon

Sosyal paylaşım sitelerinde kaç arkadaşın var? En son paylaştığın fotoğrafını kaç kişi beğenmiş? Kendi ülkenin sınırlarını aşıp dünyaya meydan okuduğun kısa cümleleri, kaç kişi alkışlamış? Yazılarını kaç kişi tıklamış? Kaç kişi okumuş? Kaç kişi anlamış? Kaç kişi yorum yapmış? Kaçı beğenmiş, kaçı küfür etmiş? Peki bu tıklayan arkadaşlarla dışarıda bir kahve içmişliğimiz var mı ya da bir selamımız? Yoksa sadece tıklama ile mi iletişimdeyiz? Kendimizi bu kadar gerçek dünyadan soyutlayıp, ömrümüzü sosyal medyada tükettiğimize göre, demek ki bu tıklamalardan yeteri kadar tatmin oluyoruz. Vay be arkadaş biz ne tuhaf bir çağa denk… Devamı için…